Bağımsızlıklarının 30. Yılında Türk Devletleri: Ekonomik, Politik ve Sosyal Dönüşüm

Bağımsızlıklarının 30. Yılında Türk Devletleri: Ekonomik, Politik ve Sosyal Dönüşüm

Yazdır Çalışmayı İndir (PDF)


SUNUŞ

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılmasıyla birçok ülkenin bağımsızlıklarını kazanması, Sovyet coğrafyası olarak da nitelendirilen geniş bir alanda köklü bir değişimi beraberinde getirdi. Coğrafi olarak “Orta Asya” diye adlandırılan Türkistan bölgesinde bağımsızlığına kavuşan Türk Devletleri de siyasî, sosyal, ekonomik ve idarî reform sürecinden geçen ülkeler arasında yer aldı. Bağımsızlıklarını kazanan Türk Devletleri, 30 yılda hayatın her alanında önemli bir değişim ve gelişim sergiledi.

Sovyet politikalarından ve sisteminden kurtulan Türk Devletleri, dış dünyaya açıldıkça siyasi alanda demokratikleşme ve liberalleşme yönünde adımlar atmakla kalmadı, uluslararası arenada daha çok görülür hale gelip bölgesinde ve dünyada daha etkin aktörler olarak dikkat çekmeye başladı. Türk devletleri, doğal olarak Türk siyasetinde, akademisinde ve diplomasisinde de daha çok takip edilir hale geldi.      

Yeniden inşa ve reform sürecinden geçen Türkistan coğrafyasındaki Türk Devletleri ve Azerbaycan, 30 yıl öncesine kıyasla şimdi daha müreffeh ve güçlü durumda. Türk Devletleri, birbirinden farklı şartlara sahip olmanın yanı sıra farklı politik ve ekonomik hedefler etrafında şekillenen stratejiler izleyerek farklı güzergahları takip etmiş; 30 yıl sonunda çok önemli mesafeler kat etmişlerdir. Ne var ki tüm ülkelerin küresel ekonomiye entegre olmayı teminen modern piyasa ekonomisi kurumları yaratmak ve demokratik ve çoğulcu siyasî kurumlar oluşturmak gibi ortak hedeflerinin olduğu da bir gerçektir. Elbette uzun süren Ruslaştırma ve Sovyetleştirme politikalarına maruz kalan bölge ülkelerinin Batılı kurumlarla bütünleşmesi sancılı bir süreci kaçınılmaz kılmıştır. Sonuç itibarıyla, her bir ülkenin önemli bir değişim/dönüşüm yaşadığı da her ülkenin farklı noktalarda güçlü veya zayıf kaldığı da bir gerçek olarak karşımızdadır.

Orta Asya’daki Türk Devletlerinin 30 yıllık siyasî, sosyal, ekonomik ve idarî dönüşüm süreci, bu ülkelerin uluslararası ilişkilerini de derinden etkilemiştir. Sovyet mirası ihtilaf ve sorunlar ile Rusya, Çin ve ABD gibi büyük güçlerin bölgeye yönelik politika ve stratejileri, Türk Devletlerinin dış münasebetlerine ciddi derecede tesir etmiştir. Bağımsızlıklarını kazanan bu ülkeler, birbirleriyle diplomasi yürütmek, anlaşmazlıklarını kendi başlarına çözümlemek durumunda kalmıştır. Sovyetlerin bilinçli bir şekilde ortaya çıkardığı sınır anlaşmazlıkların SSCB döneminde bir “iç siyasi sorun” iken, SSCB sonrası dönemde bir “uluslararası diplomatik sorun” halini alması örneğinde olduğu gibi, yeni dönem bağımsızlıklarını kazanan Türk Devletlerine ilave sorumluluklar da yüklemiştir.

Türk Devletleri, kendi aralarındaki anlaşmazlıkları pey der pey aşarken, işbirliği mekanizmaları geliştirmek suretiyle münasebetlerini daha olumlu ve yapıcı bir görünüme kavuşturmayı başarmıştır. Türk Devletlerini tanıyan ve bu ülkelerde diplomatik misyon açan ilk ülke olan Türkiye’nin bu ülkelerle ikili ve çok-taraflı platformlardaki ilişkileri ise dostluk ve kardeşlik temelli stratejik ortaklık anlayışıyla sürekli bir şekilde gelişmiştir. Kasım 2021’e kadar adı Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (kısaca Türk Konseyi) olan uluslararası teşkilatın kurulması gibi gelişmeler, Türkiye ile Orta Aysa Türk Devletlerinin yakınlaşma ve işbirliği sürecini şüphesiz ki hızlandırmış ve kolaylaştırmıştır.

Bağımsızlığın 30. yılına gelindiğinde, Türk Konseyi’nin “Türk Devletleri Teşkilatı” adıyla yeniden yapılandırılıyor olması, Türkiye ile Türk Devletleri arasındaki bağın ne derece güçlendiğini ortaya koymaya yeterlidir. Kabul edilen 2040 Vizyon işbirliği muhtevası itibarıyla Türk Devletleri arasında bütünleşme ve eşgüdüm açısından önemli mesafe kat edildiğinin dünyaya ilanı olmuştur. Dünyanın ağırlık merkezinin Asya kıtasına kaydığı ve Orta Asya’nın jeostratejik öneminin arttığı bir dönemde Türk Devletlerinin Türkiye ile daha yakın ve güçlü bağlar kurmasının küresel yansımaları da elbette dikkat çekicidir.

30 yıl öncesine kıyasla daha müreffeh, huzurlu, modern ve kalkınmış görünen Türk devletlerinin eriştiği nokta, hem bu ülkelerin, hem bölgenin hem de tüm Türk Dünyasının geleceği adına umut vericidir. Bununla birlikte, Türk Devletlerinin piyasa ekonomisi ve liberal demokrasiye geçiş sürecinin henüz tamamlanmadığı, her ülkenin kendine has sorunları olduğu gibi ortak sorunların da var olduğu bilinmektedir.

Türk Akademisi Siyasi Sosyal Stratejik Araştırmalar Vakfı (TASAV) olarak bu düşüncelerle hazırladığımız kitabın amacı da Türk Devletlerinin 30 yıllık tecrübesini ekonomik, politik ve sosyal yönleri ile tahlil etmektir.

Kitabın editörlüğünü üstlenen Prof. Dr. Savaş Çevik ve Prof. Dr. Erol Turan’ın yanısıra alanında temayüz etmiş isimlerin katkısıyla ekonomi, maliye, hukuk, siyaset ve diplomasi gibi birçok disipline ait farklı bakış açılarıyla hazırlanmış on altı bölümden oluşan kitap, Türk Devletlerinin son 30 yılda geçirdiği değişim sürecini objektif bir şekilde irdelemekte, sözkonusu 30 yıllık dönemi çok boyutlu bir analiz ve değerlendirmeye tabi tutmaktadır.

TASAV, Türkiye’nin Türk Dünyası ile köklü ilişkiler ve kalıcı ittifaklar kurmasına ve Türk Devletlerinin bütünleşmesi için bundan sonra izlenecek en etkin ve sonuç alıcı politikaların belirlenebilmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Alanında temayüz etmiş birbirinden kıymetli hocalarımızın kaleme aldığı bu kapsamlı kitapta çalışmasına emeği geçen herkese teşekkür eder; bu vesileyle, Türk devletlerinin bağımsızlığının 30. yılını kutlarım. 

İsmail Faruk AKSU
TASAV Başkanı



İÇİNDEKİLER

Mehmetali KASIM / Orta Asya Ülkelerinde Kalkınma Politikaları ve Ekonomik Gelişme

Aziza SYZDYKOVA / Orta Asya Ülkelerinin Ekonomik Performanslarının Değerlendirilmesi

Serap ÜRÜT SAYGIN / Orta Asya Ülkelerinde Endüstri İçi Ticaret Düzeyinin Belirlenmesi

Maiya MYRZABEKOVA / Kazakistan’da Turizmin Gelişimini Etkileyen Faktörler

Aziza SYZDYKOVA & Gulmira AZRETBERGENOVA / Orta Asya Cumhuriyetleri’nde Doğrudan Yabancı Yatırımların Gelişimi

Zekai ÖZDEMİR / Mistik Sosyalizmden Burjuva Kapitalizmine Geçiş Sürecinde Kırgızistan

Savaş ÇEVİK / Orta Asya Ülkelerinde Piyasa Ekonomisi ve Demokrasi

Erol TURAN, Mehmet Fırat OLGUN & Berkan GÜNGÖR / Post-Sovyet Türk Cumhuriyetleri’nde Hükümet Etkinliği ve Yolsuzlukla Mücadele Üzerine Bir Yakınsama Analizi

Asuman YAPRAK / Almanya’nın Orta Asya Cumhuriyetlerine Yönelik Politikaları Çerçevesinde Kazakistan Stratejisi

İsmet TÜRKMEN & Mustafa Ersagun DALAN / Alparslan Türkeş’in Türk Dünyasını Kavramsallaştırması ve Öngörüsü

Aliman YELYEUKHAN / Moğolistan’da Kamu Yönetimi Reformları

Yavuz GÜLOĞLU / Türkiye ve Kazakistan Hukukunda Yabancıların Mülkiyet Hakkının Esasları

Osman KARACAN / Kazakistan ve Kırgızistan’da Demokrasiye Geçiş

Mehmet ŞAHİN / Türk Devletlerinin Uluslararası Ekonomik Örgütlerle İlişkileri

Omca ALTIN / AB’nin Orta Asya Stratejileri Kapsamında AB-Orta Asya İlişkileri

Yalçın SARIKAYA / 30 Yılın Ardından Türk Devletlerine Yeniden Bakmak

 

Tamamını okuyun...