Sunuş
Ana sütümüz gibi ak ve pak olan Türkçemize ayırdığımız bu sayımızda; birlik, dirlik ve bağımsızlığımızın en önemli simgelerinden olan Türk Dili çeşitli yönleriyle ele alınmaktadır. Asırlardır zengin kültür, medeniyet, tarih, sanat ve edebiyat birikimiyle uluslararası düzeyde saygın bir yer edinen ve Türk Milletinin yaşadığı her yerde varlığının mukaddes bir mührü olan köklü Türkçemizle ilgili geçmişte olduğu gibi günümüzde de çeşitli spekülasyonlar yapılmaktadır. Daha önceleri Arapça ve Farsçanın etkisiyle ötekileştirilmeye çalışılan dilimiz bugün de benzer biçimde batı dilleri karşısında acımasızca eleştirilerek yetersizlik ve bilim dışılık suçlamalarına maruz bırakılmaktadır. UNESCO tarafından yaşayan büyük dünya dilleri arasında üst sıralarda saygın bir yer ve konumda gösterilen dilimizin milletinin bekasıyla paralel sürdürdüğü varlığına zarar veren bu tür tutum ve davranışlar, maalesef Türkiye kamuoyunda, özellikle yönetim erkinde ve bürokrasisinde de karşılık bulabilmektedir. Bunun en belirgin kanıtı olarak; özellikle sosyal medya yoğunluklu kullanım bozukluklarını, yabancı dilde eğitim dayatmalarını, yabancı kelime ve dilbilgisi kullanımı hayranlığını, tabela kirliliğini gösterebiliriz.
Birbirinden ilginç ve zengin içerikli makalelerin yer aldığı bu sayıda, öncelikle Türkçemizin yapısı, tarihi geçmişi ve özellikleriyle ilgili çalışmalar yer almaktadır. Öte yandan, Türk Dilinin eğitim ve öğretiminin mercek altına alındığı çalışmalar dikkat çekmektedir. Bu bağlamda, özellikle bu tür çalışmaların 19. yüzyılda başlayarak günümüze kadar hangi süreçlerden geçtiği dile getirilmektedir. Deneysel çalışmalarla da desteklenen Türkçenin eğitim ve öğretimi bazı kapsamlı araştırmalarda sırasıyla ilköğretimden ortaöğretime, liseden üniversite sürecine kadar detaylandırılmaktadır. Özellikle sık sık değiştirilen Milli Eğitim bakanları ve programları dil eğitimindeki aksaklıkların önemli nedenlerden biri olarak ortaya konulmaktadır.
Çalışmaların yoğunlaştığı diğer önemli bir husus ta; dilin tüm güzelliği ile varlık bulduğu edebiyatla olan ilişkisidir. Özellikle şiir merkezli bu çalışmaların zengin bir alanı kapsadığı görülmektedir. Öyle ki, Karacaoğlan, Veysel gibi önemli isimlerden hareketle Türk Halk Edebiyatı ile başlayan araştırmaların yanı sıra Yahya Kemal Beyatlı ile modern şiire kadar uzanan bir döneme ait zengin örneklerde Türkçenin aynı zamanda estetik boyutuna vurgu yapılmaktadır.
Türk kimlik ve kültürünün harcı olan güzel Türkçemizin Karamanoğlu Mehmet Beyin asırlar önce belirttiği gibi her yerde yaşaması ve yaşatılması adına; Türkçe düşünüp, Türkçe konuşup ve Türkçe yaşamak ümidiyle…
İçindekiler
- Türkçe Eğitiminin Dünü Bugünü ve Geleceği // Prof. Dr. Musa ÇİFCİ
- Halk Şiirinde Türkçenin Kullanımı // Prof. Dr. Esma ŞİMŞEK
- Türkçenin Günümüzdeki Sorunları ve İlköğretim Birinci Kademede Türkçe Öğretimi / Prof. Dr. Abdurrahman GÜZEL
- “Dil, Adamı Beyan Eder.” / Yrd. Doç. Dr. Veli Savaş YELOK
- Üniversitelerde Okutulan Türk Dili Derslerinde Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm Önerileri / Prof. Dr. Ali YAKICI
- Türkçe Saklı Bir Güç / Yrd. Doç. Dr. Hüseyin ÖZBAY
- Ortaokul Türkçe Dersinde Dinleme Eğitiminde Drama Yönteminin Kullanılması ve Bir Uygulama Örneği / Yrd. Doç. Dr. Ömer Tuğrul KARA - Yrd. Doç. Dr. Mesut GÜN
- Yeni Türk Yazı Dillerinin Teşekkülü, Adlandırılması ve Türkistan Coğrafyasının Bölünmesindeki Rolü / Doç. Dr. Hikmet KORAŞ
- Ortaokul Türkçe Ders Kitaplarındaki Metinlerin Eleştirel ve Yaratıcı Düşünme Açısından İncelenmesi / Doç. Dr. Mehmet TEMİZKAN - Recep ZEVFİ
- Sanat ve Edebiyatta Türkçenin Kullanımı / Prof. Dr. Ülkü GÜRSOY